"Dayağın gerçeğini isterim!"

GİRİŞ TARİHİ:  05.07.2012, 11:53 GÜNCELLEME TARİHİ:  26 Eylül 2012 Çarşamba, 11:51

Uçurum dizisinin Felicia'sı Denise Capezze, Cosmopolitan Summer dergisine konuştu: Dövülmem gereken bir sahnede, gerçekten dövülmeyi tercih ediyorum. Dövülüyormuş gibi yapılması hafif kaçıyor!

Son yıllarda ülkemizde sayısı hızla artan yabancı oyunculardan biri Denise Capezze. 20 yaşına bastığında evi terk edip hayalleri peşinde koşacak kadar cesur, 21 yaşında başka bir sulara yelken açacak kadar gözü kara. Beş aydır 'Uçurum' dizisiyle evlerimize konuk oluyor. Capezze; Cosmopolitan Summer'dan Türkan Doğan'a Türkiye macerasını anlattı.

İtalya'nın hangi bölgesinde, nasıl bir çocukluk sizinkisi?

Napoli'de doğup büyüdüm. Klasik bir mahalle hayatım vardı orada. Muhasebe ile ilgili bir lisede okudum. 15 sene boyunca da bale eğitimi aldım.

ANNEM ÇOK SEVİNDİ

Oyunculuğa başlamanız nasıl oldu?

Bir sene önce Roma'ya taşındım. Ajansa yazılıp ufak tefek işler yapmaya başladım. Bir komedi dizisinde ufak bir rolüm oldu. Reklamda ve müzikalde de oynadım.

'Uçurum'a nasıl başladınız?

Ajans kanalıyla benimle iletişime geçtiler. İlk olarak İngilizce, ardından ise Türkçe provalar yapıldı. İkinci provadan sonra kesin cevabın gelmesi ise birkaç ay sürdü.

Dilini bilmediğiniz bir ülkede oyunculuk yapacak olmanızı aileniz nasıl karşıladı?

Annem çok mutlu oldu. Bense biraz şaşkındım. İngilizcem çok iyi değildi, Türkçem ise yoktu. Ne yaparım diye düşündüm. Ama yine de kalkıp geldim.

'Felicia' hep ağlıyor... Yüzü hiç gülmeyecek mi bu kızın?

Sürekli ağlamak zorunda kalmak, dövülmek, taciz edilmek çok kolay değil ama neticede çok gerçek şeyler.

Dövülme sahnelerini çekerken zorlanıyor musun?

Dövülmem gereken bir sahnede, gerçekten dövülmeyi tercih ediyorum ki, bunu yansıtabileyim. Vuruyormuş, dövülüyormuş gibi yapılması hafif kaçıyor, genellikle daha gerçeğe yakın durması gerekiyor.

İstanbul hakkında bir fikriniz var mıydı gelmeden önce?

İstanbul hakkında zaten çok olumlu şeyler duymuştum. Çok avangart bir şehir. Ben de herkes gibi aşık oldum İstanbul'a.

En çok neyini seviyorsunuz İstanbul'un?

İstanbul'da ilgimi çeken şey, her yerde kedilerin olması. İnsanlar da çok sıcak ve samimiler.

YEMEKLERLE ARAM İYİ

İstanbul'u özel kılan sizce hangi özellikleri?

Öncelikle şehrin güzelliği, Boğaz ve kıyılar tabii ki... İnsanların günlük yaşantıları, arkadaşca yaklaşımları ve arkadaşların da kendi aralarındaki ilişkiler çok keyifli. O kadar çok şey sunan bir şehir ki, ben burada kendimi evimde hissediyorum. Yabancı bir şehirden çok sana evde olma hissi veren bir şehir.
Yemekler... Allah kahretsin... Yemeklerle aram çok iyi. Tatlılar, etler, sarma, dolma. Çok yiyorum, çok!

Sokakta sizi tanımaya başladılar mı?

Sokağa çıktığımda daha az tanıyacakları şekilde giyiniyorum. Ama tanıdıklarında da hoşuma gidiyor.

Türkçe dersleriniz nasıl gidiyor?

Sette Türkçe konuşuyorum. Beş aydır buradayım. Bazen ders alamadığım zamanlar oluyor, çünkü vakit yok. Konuşa konuşa öğreniyorum.

TÜRK ERKEKLERİ AŞKTA GÖZÜ KARA

Hayatınızda biri var mı?
Yorum yok.

Peki, nasıl erkeklerden hoşlanıyorsunuz?
İnisiyatif alabilen ve beni eğlendiren biri olmalı. Tabii ikisi bir arada olursa ne ala. Kişiliği de benim için çok önemli; kesinlikle olgun olmalı.

Türk erkeklerini nasıl buluyorsunuz?
Türk erkekleri, İtalyan erkeklerine nazaran aşık olmaya daha hazırlar, daha gözü karalar. Aşk, Türk erkekleri için çok önemli. Türk erkekleri, 'Acaba karşımdaki kadın benden hoşlanıyor mudur?' diye düşünmeden atılıyor hemen.

Form konusundaki sırrınız nedir?
Özel hiçbir şey yapmıyorum. Aksine çok yiyen bir insanım. Nadiren spora gidiyorum.

Dizinin sezon finali yapıldı. Yazın ne yapacaksınız?
Yazın ailemi görmek için iki haftalık bir İtalya ziyaretim olabilir. Bir de, Türkiye sahillerini, İzmir'i, Bodrum'u merak ediyorum. Amerika'yı da merak ediyorum. Gidip, hem Amerika'yı gezmek hem de İngilizce öğrenmek istiyorum.

80'LER TARZINI SEVERİM

Hoş bir tarzınız var. Nasıl kombinlerden hoşlanırsınız?

Genelde değişik şeyler denemeyi seviyorum. Mesela bu aralar 80'ler, rock tarzı ya da pek çok rengin bir araya geldiği kombinlerden hoşlanıyorum. Genelde güzel kombinler yapabiliyorum, çok fazla eşya satın almadan ya da çok fazla para harcamadan. Ama genel olarak ruh halime göre bir gün rock, bir gün vintage, bir gün 80'lere bürünebiliyorum.

(SABAH'la Günaydın, 05.07.2012)

CANLI YAYIN