Nilüfer ezik ama…”

GİRİŞ TARİHİ:  10.06.2015, 18:36 GÜNCELLEME TARİHİ:  11 Haziran 2015 Perşembe, 19:14

Kara Para Aşk dizisinin Nilüfer’i Bestemsu Özdemir hayranlarının sorularını canlı yayında atv Youtube kanalından yanıtladı. Röportajın canlı kaydını atv’nin Youtube kanalında izleyebilirsiniz.

Şöhret olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Henüz öyle bir iddiam yok.

Kazandığınız ilk parayı ne şekilde harcadınız?

Anneme, babama, köpeklerime, erkek arkadaşıma, herkese hediyeler aldım. İlk paramı böyle harcadım.

Kara Para Aşk ne zamana kadar devam edecek?
Kara Para Aşk'ın hikâyesi çok açıldı, ilk sezon seyirciye birçok şey vermek durumunda kaldık. 1,5 sezon tadında bir iş oldu bizim için ama Ramazan sonuna kadar izleyeceksiniz.

Dizide canlandırdığınız Nilüfer karakterini nasıl tarif edersiniz?
Bir kadın olarak ezik bir karakter oynuyorum ve bu zor bir şey. Bunu şöyle oynasam, şunu söyle oynasam dediğim oluyor ama Nilüfer daha çok küçük, hayatı kolay geçmiş bu yüzden ezik bir kız. Yine de severek canlandırdığım bir karakter.

Sizce gerçek hayatta Fatih gibi birine âşık olunur mu?
Bence olunmaz. Yani sağlıklı bir insan olmaz diye düşünüyorum ama büyük konuşmamak lazım.

Nilüfer karakteriyle aranızdaki en büyük yakınlık nedir?
Aynı yaşları oynuyorum. Kendimden yaşça küçük ya da büyük birini oynamıyorum. Ben de bazen tadında şımarıklıklar yapabiliyorum arada benim de saflıklarım tutuyor ama çok kendimle özleştirip benziyoruz dediğim bir karakter değil.

Kaç yaşındasınız?
1991 doğumluyum. İnternette 1991, 1992, 1993'e yazılan tarihleri de gördüm ama 1991 doğumluyum.

Kaç kilosunuz?
46.

Kara Para Aşk kaçıncı bölümde bitecek?
54. bölümde final yapıyoruz. Ramazan'ın son haftasına denk geliyor.

Nil-Met aşkını seviyor musunuz?

Evet seviyorum. Bizim hiç beklemediğimiz bir noktaya geldi Nil-Met aşkı. Çok güzel bir uyum çıktı ortaya. Çok keyifli sahneler çektik. Bunun için çok mutluyum.

Nilüfer karakterine gelen tepkilere ne diyorsunuz?
Tabii ki iyi kötü birçok yorum geliyor. Herkesin kendi fikri ve kendi düşünceleri var bunlara saygı duyuyorum. Instagram'dan ve Twitter'dan olumlu olumsuz yazılan her şeyi okuyorum ama herkese cevap yazmak çok zor. Birkaç kişiye cevap yazmak yerine hiçbirine yazmıyorum. O yüzden kimse kırılıp alınmasın.

Neden hep İspanyol paça pantolon ve çok yüksek topuklu ayakkabı giyiyorsunuz?
Çünkü çok seviyorum. İspanyol paça pantolon hayatımda vazgeçemediğim tek kıyafet türü diyebilirim size. İçimde bir İspanyol olabilir, bilemiyorum.

Nilüfer Metin aşkına inanıyor musunuz? Ortada bir aşk var mı?

Nilüfer ve Metin aşkı başında çok sağlıksız başladı. Bir kaçırılma sonucu Stockholm Sendromu denen hastalıkla başlayan bir aşk. Ben artık çok fazla bu aşkın gerçekliğini sorgulamıyorum. Ortada bir bebek ve birbirinden vazgeçemeyen iki insan var. Bence gerçekten âşıklardır.

Mutlu sonlu bir final bizi bekliyor mu?
Hiçbir fikrim yok. Biz de büyük bir heyecanla finali bekliyoruz. 1,5 senedir bu işteyiz ve bizim için de çok büyük bir sürpriz olacak galiba. Mutlu ya da mutsuz herhangi bir fikrim yok o yüzden size net bir şey söyleyemiyorum.

Saygın Soysal ile yeniden bir dizide oynamayı düşünür müsünüz?
Çok isterim. Saygın gerçekten partnerim olduğu için demiyorum ama çok seviyorum kendisini. Neden olmasın, oynamayı isterim.

Dizi sezon finali mi olacak yoksa tamamen bitiyor mu?
Tamamen bitiyor dizimiz. Final yapıyoruz 54. bölümde.

Sevgilin var mı?
Evet, sevgilim var.

Dövmelerinizin anlamı var mı? Yeni bir dövme yaptırmayı düşünüyor musunuz?

Yeni bir dövme yaptırmayı düşünmüyorum. Çünkü dövme her karaktere ve role gitmiyor. Bileğimdeki dövme Çince su demek. Babamla alakalı bir anlamı var. 16 yaşımdayken yaptırmıştım.

Saygın'la en çok eğlendiğiniz sahne nedir?
Biz ekip olarak çok eğleniyoruz. Sadece Saygın'la değil Hazal'la ve Tuba'yla da bir araya geldiğimizde çok eğlenen bir ekibiz.

Dizide neden çok ağlıyorsunuz?
Ben de bilmiyorum yaklaşık 50 bölümdür ağlıyorum. Bu gerçekten zor. Bununla çok fazla dalga geçildiğine de şahit oldum. Benim için de kolay değil fakat karakterimin getirdiği bir şey. Hatta mümkün olduğunda monoton ve aynı ağlamamaya çalışıyorum. İster istemez belli noktalarda aynı şekilde ağlıyorum. Onun için kusura bakmayın.

Oyunculuk hikâyeniz nasıl başladı?
Oyunculuk aslında benim planımda olan bir şey değildi. Fotomodellikle başlayıp bir süre ara verdim. Yaşım da küçüktü, 17 yaşımdaydım. Bir süre sonra kendi paramı kazanıp kendim için bir şeyler yapmak istedim. Cem Tatlıtuğ'a ulaşıp ona fotoğraflarımı mail attım. Olaylar çok tuhaf bir şekilde gelişti. Ben bir anda kendimi bir projede buldum ve daha sonra oyunculuk dersleri ve müthiş bir tempo başladı. Kameraya alışıp kendimi geliştirmemi beklediler. Kara Para Aşk dördüncü işim, umarım daha fazla iş yaparım ve siz de beni keyifle izlersiniz.

Sette en iyi kiminle anlaşıyorsunuz?

Herkesle çok iyi anlaşıyorum. Bunu çok fazla duymuşsunuzdur ama biz gerçekten çok keyifle çalışan bir ekibiz. Hatta hep böyle bir ekibi bir daha bulabilir miyiz diyoruz. Sete gelirken kimsenin ayakları geri geri gitmiyor. Kolay bir iş de yapmıyoruz. Çok mutluyum bu ekiple çalıştığım için. Gerçekten herkesle çok iyi anlaşıyorum. Tabii ki daha yakın olduklarımız var birbirimizin içinde ama çok egosuz bir set ve çok keyifli çalışıyoruz.

Erzincan mı, İstanbul mu, Ankara mı?

Erzincan'ı hiç görmedim. İstanbul'da doğdum. Baba tarafım Erzincanlı. Ankara'ya da çok fazla gitmedim. Sadece 5 sene kaldım. Doğma büyüme İstanbulluyum o yüzden bu tercihi yapamam.

Lisede odanızın duvarında kimlerin posterleri vardı?
Hayatım boyunca duvarıma poster asmadım. Nedenini bilmiyorum. Çok fazla televizyon ve dizi izlemezdim. Eski voleybolcuyum, bütün zamanım antrenmanlarda geçiyordu. Antrenman yoksa maç vardı. Odamda çok vakit geçiren bir çocuk değildim. Belki de o yüzden.

Eleştiriye ne kadar açıksınız? Şimdiye kadar sizinle ilgili en sert eleştiri ne oldu?

En sert şu oldu diyemem ama çok sert eleştiriler de alıyorum. Çok kötü oynadığımı düşünenler var, çok çirkin olduğumu düşünenler var. Tanıyan ya da tanımayan bir sürü eleştiren insan var. Yapıcı eleştirilerin hepsini dinleyip bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Eleştirinin nasıl söylendiği de önemli. Biraz daha yapıcı ve karşı tarafı kırmadan, motive edici olduğu zaman eleştirinin amacına ulaştığını düşünüyorum. Eleştiriye fazlasıyla açığım. Sette de birbirimizi eleştiriyoruz. Kendimi de çok fazla eleştiririm sadece iş anlamında değil. Biri bu doğru değil şöyle yapmalısın dediğinde bunu oturup düşünüyorum.

Yeni projen nedir?
Şu an netleşmiş bir projem yok. Sürpriz olsun.

Dizi bittikten sonra Saygın'la görüşecek misiniz?
Evet dizi bitince herkesle görüşeceğim. Size bol bol fotoğraf atarım.

Neden bu kadar zayıfsınız?
Çok seviyorum zayıf olmayı. Biraz abartmış olabilirim son zamanlarda ama zayıfken kendimi çok iyi hissediyorum. Daha fazla zayıflamamam gerektiğini de biliyorum. Birkaç kilo alacağım hatta.

Hangi ajansa kayıtlısınız? Nasıl keşfedildiğiniz?
Kimse beni keşfetmedi. Keşfedilecek bir durumum olduğunu düşünmüyorum. Cem Tatlıtuğ'la çalışıyorum. Onun sayesinde bu sektöre girdim.

En sevdiğiniz yabancı oyuncu kimdir?
Natalie Portman'ın oyunculuğuna, fiziksel özelliğine gerçekten hastayım diyebilirim. İdolüm de diyebilirim. Bir gün onun gibi olmayı çok isterim. Onun her oynadığı rolde ekranın başında çok tuhaflaşıyorum.

Final bölümünü beraber mi izleyeceksiniz?
Yemeğimiz olacak. Oradan sizlere bol bol fotoğraf atarım.

Kamera arkası nasıl geçiyor?
Çok basit ve çok kolay bir iş yapmıyoruz. Bunu genelde çekime gelen insanlar daha iyi anlıyorlar. Dışarıdan bakıldığında kolay gibi görünebilir ama kolay bir iş yapmıyoruz. Bana da başka bir mesleği yapamazdım gibi geliyor. Çok zor geçtiğini söyleyemem. Keyifli geçiyor.

Saygın'ın sosyal medya hesabı var mı?

Hayır yok. Açmayı da düşündüğünü sanmıyorum ama onun adına net bir şey söylemeyeyim.

Arapları seviyor musun?
Evet Arapları seviyorum ve sıcak kanlılar. Yolda fotoğraf çektirirken sanki ailemizden biriymiş gibi fotoğraf çektiriyorum. O konuda çok mutluyum.

Tiyatroda oynamayı düşünür müsünüz?

Evet tiyatroda oynamayı çok istiyorum ama benim herhangi bir konservatuar eğitimim yok ve tiyatronun benim gibi alaylı kadro için zor olduğunu düşünüyorum. Tiyatro sahnesine çıkmam için benim biraz daha pişip kendimi geliştirmem gerekiyor. Umarım bir gün orada olurum.

Tuba Büyüküstün'ü tek kelime ile anlatır mısınız?
Müthiş bir kadın, iyi bir anne, iyi bir oyuncu.

Nil-Met'çilere bir şeyler söylemek ister misiniz?
Ben de sizi çok seviyorum ve bizi bu kadar desteklediğiniz için çok teşekkür ediyorum. Özellikle sürekli mesaj atan, hayatımı bilmek isteyen Tuğçe ve Şeyma var. Onları da buradan çok öpüyorum.

Röportajın videosunu izlemek için tıklayın



CANLI YAYIN