Programın ilk dakikalarında soru sormak için mikrofonu eline alan Akile Parlak, Hatipoğlu'na "Ben Balıkesir'de yaşıyorum. Oraya geldiğinde rahatsızdım, seni göremedim. Şimdi seni görmek için buraya geldim. 9 çocuk annesiyim, 8 oğlum bir de kızım var, ama hiç biri benimle konuşmuyor. İki defa Hacca gittim, bu yüzden benimle konuşmuyorlar, arayıp sormuyorlar. Defalarca ameliyat oldum, kimse aramadı; sormadı. Ben onlara küsmüyorum; darılmıyorum ama onlar benimle konuşmuyorlar. Küçük oğlumu ararsam, beni arıyor. Diğerleri sormuyorlar bile. Hacca giderken onlara yük olacağım diye düşündüler. Ama Allah benim yolumu açtı, kimseye yük olmadan gittim geldim" dedi.
Hatipoğlu, Akile Teyze'ye: "Hacı Annem, çocukların seninle konuşmadığı için ahrette de melekler onlarla konuşmayacaklar. Anne - babayı terk edenler, onları arayıp sormayanlar, bu davranışlarından fani dünyadayken tövbe edip helallik istemezlerse ahrette hüsrana uğrarlar, zararlı çıkarlar. Onlar seni aramıyor ama Allah senin yolunu açıyor, hacca gönderiyor. O yüzden sen tatlı hiç canını sıkma" diyerek gönlünü rahatlatmaya çalıştı.
Akile Teyze'nin gözyaşlarına dayanamayan Hatipoğlu, iftar yemeğine onu davet etti
Hatipoğlu'nun bu sözleri üzerine duygulanan Akile Teyze gözyaşlarıyla "Keşke benim annem sağ olsaydı" diyerek meydandaki izleyicileri duygulandırdı. Hatipoğlu ise Akile Teyze'ye "Üzülme bizler senin çocukların sayılırız, sana dua ederiz. İstersen seninle bu akşam iftarımızı beraber yapalım, orucumuzu beraber açalım" diyerek onu iftar sofrasına davet etti.
