Ozan Akbaba: "Ya bir roman gibi düşünebilirsin aslında. Bütün uğraşlar için böyle. Mesela atölyede herhangi bir şeyle uğraşıyorsan hakikatten roman gibi düşünmek lazım. Nasıl ki romanlarda böyle güzel betimlemelerle, çok değerli kelimelerle cümleye daha fazla anlam katıp o anı yaşatmaya çalışıyorsa yazar, bizde de aynı şeyler var. Atölyede çalışırken çaydan güzel bir duman çıkıyorsa, bir yanda güzel bir müzik çalıyorsa ve ahşabı yavaş yavaş zımparalıyorsam o benim için çok değerli bir şey haline geliyor."
Yalçın Hafızoğlu: "Bazen ben mesela çok kaptırıyorum kendimi. Sonra niye bunu yaptığımı sorguluyorum. Bana ne diyorum bu kadar abartılacak bir şey yok maç yani."
Yunus Emre Yıldırımer: "Taraftarlıkta bence sen daha iyi Fenerbahçelisin diye bir şey yok. Yani Fenerbahçelisin işte, Fenerbahçeliyiz.