Hatta bu kontrolsüzlüğe en güzel örneklerden biri bu Feraye ile olan okul sahnemizde gerçekten ben camı kırarken elimi kestim.
O da yine böyle çok duygu durumu Yaman'ın gittikçe yükseldiği ve zaten hatta çok komik ben arada görüyorum böyle paylaşımlardan. Ben her şeyi tekmelemeye başladım sınıf sandalyesi, araba, o, bu, şu falan. Nerede sandalye görürsem dayanamıyorum tekmeliyorum.
Orada da yine böyle yükseldiğim bir sahnede tabi ki de biz önlemini alıyoruz onun. Elime bir şey verdiler böyle. Cama vurup kıracağım orayı.
Ama şimdi bakmıyorum da cama. Ve orada çok yükseliyorum da Feraye'ye artık iyice benim patladığım bir yerdi. Geldim böyle bir vurdum dedim ki ah! Hissediyorum onu şu an dedim ki gitti el! Kanıyor ama dedim ki devam, devam, devam şu an devam ediyoruz.
O sahneyi bitirdik öyle. Sonra Özge bir baktı oluk oluk kanıyor burası. Dedi ki ne yapıyorsun sen, bilmem ne. Aldık sonra hemen işte müdahale ettik. Durumu kurtardık tabi ama. Orada öyle ufak bir kaza yaşadık.
Ama tabi ki de o acıda bana sahneyi oynamamda çok yardımcı oldu. Çünkü elim acıyor, canım acıyor… Öyle, o yüzden de devam ettik. Ama çok da güzel olduğunu düşünüyorum.
Bu sürat sahneleri aşırı keyifliydi ya gerçekten. Buradan sonra bir İstanbul'a gidip o deniz havası almak, özgürce dolaşmak.
Bir de mutlu sahneler çok başka oluyor şimdi ne olursa olsun. Özge'yle çektiğimiz bu flashback sahnelerinde de aşırı keyif alıyoruz. Kendimizi tamamen böyle serbest bırakıp, anın sahnenin keyfini çıkarmaya çalışıyoruz.