'Şen Yuva' Ceyda'yı ağlattı

GİRİŞ TARİHİ:  12.07.2010, 09:05 GÜNCELLEME TARİHİ:  12 Temmuz 2010 Pazartesi, 09:06

atv'deki 'Şen Yuva' adlı sitcom diziyle ekrana dönen Ceyda Düvenci, sette yaşadığı heyecanı anlattı: İlk bölümün çekimlerinde çok telaşlıydım. "Olmuyor, yapamıyorum. Rolümü beceremeyeceğim" diyerek iki-üç gün ağladım

atv ekranlarında pazartesi akşamları yayınlanan 'Şen Yuva' adlı dizide İnci karakterini canlandıran Ceyda Düvenci, 15 yıl drama yaptıktan sonra şimdilerde sit-com'da yer almanın heyecanını yaşıyor. İlk bölümü üç kere izlediğini, her defasında çok güldüğünü belirten Düvenci, dizideki annesi Gülümser Hanım gibi bir anne olamayacağını ifade edip, "Özgür bir tipim, kafam çok özgür çalışır. Böyle kurallar, sınırlar ve engeller beni çok boğar. Gidemezsin, yapamazsın, olmazlar benlik laflar değil" dedi.

Yaklaşık 15 yıl boyunca drama yaptıktan sonra 'Şen Yuva' ile sitcom'da yer alıyorsunuz. Bu ekiple çalışmaya nasıl karar verdiniz?
'Binbir Gece' bittikten sonra bir sene çalışmama kararı almıştım. İlk kez bir sene çalışmadım. O dönem "Tekrar bir drama yapamayacağım" dedim. Benim setim en sağlıklı setlerden biriydi ama diğer setleri biliyoruz. 'Binbir Gece' gibi bir setle çalışacağımın garantisi yoktu. O arada Necati Abi'yle (Akpınar) karşılaştık. "Gel seninle bir sit-com yapalım" dedi. Ben de "Seninle her şeyi yaparım" dedim. Onların bir süreçleri varmış Ocak ayında senaryoyu yolladı. Hemen kabul ettim. Çok uğraştı, kadroyu eledi. Bana hep haber verdi. Oyuncular belirlendikçe çok sevindim. Setin en telaşlısı ve tedirginiyim. Bu tedirginlik tamamen benimle ilgili. İzledi��imde Necati Abi dahil herkes "Rahatladın mı?" dedi. Ben çok emin ellerde olduğumu biliyorum. Sadece 15 senedir drama oynayan biri olarak bu ekibe yetebilecek miyim kaygım vardı. Birinci bölümü üç kere izledim ve izlerken hâlâ gülüyorum.

DRAMA ÇOK ÖNEMLİ
"Keşke 15 sene beklemeseymişim" dediğiniz oluyor mu?

Hiç demedim. Çünkü drama da benim için çok önemli... Oyunculuğun her alanında olmayı isteyen biriyim. Dramada kazandıklarım büyük şeyler. Ben zaten dramada bunları yapıp, oyunculuk özgüvenimi sağlamasaydım burada rahat olamazdım. Buradaki rahatlığım özgüvenle de ilgili. Drama çok önemli, oradan geçmek gerekiyor. Her yaptığım işte gerçekten iyiyi yapmaya çalıştığım için tedirginim. Yoksa böyle bir ekiple oynamak mümkün değil.

Oyuncu ekibi olarak dizide doğaçlama yapıyor musunuz?
Öyle şeylere girmedik. Ama yönetmen bizim bir şeyler katmamıza izin veriyor. Biraz sakar olmak istedim. Minik sakarlıklar koydum.

'Şen Yuva'da eğlenceli bir ailede, ilginç karakterlerin iletişimi ekrana geliyor. Sizce farkı bir dizi mi?
Aile dizisi olması ve biraz da ters köşe olması adına farklı bir dizi oldu. Bir anne damada çok düşkün. Hatta kızını hiçe sayacak kadar düşkün. Bir tarafta babanın iki çocuğunu birbirinden ak ve kara şeklinde ayırıyor olması da çok ilginç... Çok dışlanmış iki bireyin birbirlerini görüp aşık olması da bana çok enteresan geldi. Çok iyi bir enerji yakaladık ekip olarak. Ritmi çok yüksek bir iş...

Münir (Levent Üzümcü) ile Gülümser Hanım'ın (Ayşegül Atik) arasındaki iletişimi siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
İnci, Münir'i çok seviyor ve ona çok aşık. Kızın annesi, Münir ile internette konuşuyor. Kendini İnci diye daha sonra kızının gidip onunla tanışmasını sağlıyor. Anne o kadar dominant. Kız bu kadar tavra rağmen ilk görüşte Münir'e aşık oluyor. Babadan dolayı da yaralı bir kız. Baba anneyi aldattığı için erkeklere hiç güvenmiyor. Tek güvendiği adam Münir... Tüm sevgiyi ve mutluluğu kocasında bulmuş. Anne de bütün evini düzenliyor. O da işine gidip eşiyle ilgileniyor. Tek sevgi kaynağının Münir olması da yaralı bir şey... Münir için de aynı şey geçerli. Annenin dominantlığı sürekli artıyor. Annenin Münir'den şüphelenip bir sürü şeyi darmadağın etmesinden de rahtsız oluyor. Anne de hiçbir şeyi kötü niyetle yapmıyor. Bana Gülümser hırçın bir kız çocuğu gibi geliyor. Tavrı öyle çünkü. Babasında görmediği sevgi ve ilgiyi İnci'nin annesinde görüyor. Ondan da fenalık geliyor.

Dizinin en küçüğü oğlunuz Ataberk'i canlandıran Osman Berk'in ilk dizisi. İletişiminiz nasıl?
Çok akıllı bir çocuk. Yaşını yaşayan ama çok akıllı bir çocuk... İki doktorun çocuğu ve fikirlerin açıkça sarfedebildiği bir ortamda büyümüş. Setteki katılımı da çok enteresan. Her konuda fikri var ve bunu söylemekten sakınmayan bir çocuk. Keşke her Türk genci böyle büyüse. Çoğumuz fikirlerimizi söylemekten çekiniriz. Osman Berk senaryoyu okurken "Ben şimdi burada böyle bir şeye takıldım" diyebiliyor. Sahne çekilirken konuşup fikirlerini söylüyor. Sahne içinde de çok büyük katkıları oluyor. Biz sahne sonlarında doğaçlamaya girdiğimizde rolüne devam ediyor. Hem de Ataberk'in vereceği cevaplarla devam ediyor. Büyümüş de küçülmüşlerden değil. Senin unuttuğun, kaçırdığın şeyleri buluyor.

SİT-COM ÇOK FARKLI
İzleyiciler sizce 'Şen Yuva'da en çok neden etkilenecek?

Dizinin doğal olduğu bir gerçek. Böyle hızlı akan bir şeyde seyircinin bir yerden mevzuya giriyor olması lazım. Drama senin hayal ettiğin bir şeydir. "Ben de bu kız gibi ya da erkek gibi olsam" dediğin bir şeydir. Ama sit-com bence öyle değil. Zaten senin de içinde var olduğun bir durum. "Bizim de hayatımızda böyle biri var" dediğin bir şey olmalı.

Dizinin ilk bölümünü televizyonda izlediğinizde ne hissettiniz?
İlk bölümü her izlediğimde "İyi ki buradayım" diyorum. Reytingle değil de işle ilgilenen bir oyuncuyum. Yaptığım işin kalitesine inandıktan sonra beni gerisi hiç ilgilendirmiyor. Çok iyi bir şey yaptığımızı biliyorum. Sete koşarak geliyorum. İzlediğim zamanda "İlk bölüm böyleyse sonrasını düşünemiyorum" diyorum.

BUNUN İÇİN Mİ AĞLADIN?
İlk bölümü ekip ve eşinizle birlikte izlemişsiniz. Eşiniz sizin rolünüzü nasıl buldu? Sizin için nasıl bir değerlendirmede bulundu?

İlk bölümün çekim aşamasında çok telaşlıydım. 2-3 gün ağladım. "Olmuyor, ben yapamıyorum. Beceremeyeceğim" deyip eve ağlayarak geldiğim çok oldu. Üç set gününün ikisinde ağladım. Engin de bu süreci benimle yaşadığı için ilk bölümü izlediğinde "Dalga mı geçiyorsun sen... Geliyorsun, ağlayıp beni sıkıntıya sokuyorsun. Aklım bütün gün sende kalıyor. Bunun için miydi ağlamaların" dedi. Benim tiyatro provaları sürecinde de böyle gergin geçiyor. 'Binbir Gece'nin başında da öyleydi. Benim karakter yaratma ve uyum sağlama süreçlerim kırılgan, çok yaralı ve ağlak geçiyor. (gülüyor) Şimdi üçüncü bölüm bitti, daha rahatım. Her geçen gün daha rahat oluyorum.

Siz de kayınvalide olsanız Gülümser'in yaptığı gibi damadınızın bu kadar üstüne düşer misiniz?
Ben asla yapamam. Bu kadar müdahale edemem. Çok özgürlükçüyüm. Gidemezsin, yapamazsın, olmaz lafları hiç benlik değil.
CANLI YAYIN