Rolümden kurtulamadım diyenler yalan söylüyor

GİRİŞ TARİHİ:  29.10.2010, 10:35 GÜNCELLEME TARİHİ:  29 Ekim 2010 Cuma, 10:35

Daha önce ‘Bu Kalp Seni Unutur mu?’, ‘Elveda Derken’, ‘Güz Yangını’ ve ‘Kaybolan Yıllar’da rol alan Tansel Öngel, şimdi ‘Kılıç Günü’ dizisinde ‘Kılıç Ali’ karakteriyle ekrana geliyor. Geçtiğimiz haftaki bölümde, dizinin müziklerini yapan Ulaş Özdemir’in bestelediği, bir Karacaoğlan şiiri olan ‘Ölüm Ardıma Düşüp de Yorulma’yı seslendiren Öngel’le ‘şarkı söyleme sürprizi’ ve oyunculuk üzerine konuştuk...

* Dizide Karacaoğlan'ın şiirini şarkı olarak okumaya nasıl karar verdiniz?
Osman Sınav "Ali'nin duygusuna uygun bir beste var. Ulaş (Özdemir) besteledi, girip bir bakalım" dedi. Konservatuvardayken yarı zamanlı korodaydım. Kendi kendime birkaç enstrüman çalıyorum. Osman Hoca bunları biliyordu. Bunu değerlendirelim istedi.

SAMİMİYET PEŞİNDEYİM
* Dizide oyuncunun şarkıyı söylemesi daha mı etkili oluyor?
Bence oluyor. Çünkü o rolü ben oynuyorum. Ulaş da o şarkıyı Ali'nin ruh durumuna göre besteledi. Ali'nin ruh durumu benim bedenimde görünüyor.

* Devamı gelecek mi peki?
Belirgin bir durum yok. Senaryo size geliyor, rolünüze çalışıyorsun gibi bir şey...

* Stüdyo aşamasında neler yaşandı?
Stüdyoya geldiğimde her şey hazırdı. Kulağımda melodi vardı. Elimizden geldiğince şarkıya layık olmaya çalıştık. Çekimimin olmadığı günler stüdyoya gittim. Stüdyoya girmeden önce çalışmıştık. Saz eşliğinde şarkıyı söyledim. Daha önce ana hatlarıyla kayıt yapılmıştı. Birkaç gün onu dinledim. Ezgi kulağımda yer etti. Sonra da stüdyoya girip parçayı söyledim.

* Okumadan önce "Ya o duyguyu veremezsem" diye bir korku yaşadınız mı?
Benim peşinde koştuğum şey; oynarken de dinlerken de izlerken de aynı. Samimiyetin peşindeyim. O samimiyeti yakalamak için hangi yoldan gitmemiz gerekiyorsa o yoldan gidiyoruz. Müzikler de o samimiyetin peşinde. İş bittikten sonra kafamı yastığa koyduğumda "Evet, bugün o samimiyete biraz daha yaklaştım" dedim.


* Böyle bir hayaliniz var mıydı?
Ömrüm boyunca hep müzisyen olmak istedim. Ama olmadı. Müzisyenlere yakın durdum. Enstrümanlar çaldık. Ulaş bana ilk kez kendimi müzisyenmişim gibi hissettiren ve bu hediyeyi veren adamdır.

'Kılıç Günü'nü diğer diziler içinde nerede görüyorsunuz?
Bizi sürekli takip eden kemikleşmiş seyircilerimiz olduğunu biliyorum. Reyting denilen şey, nasıl belirlendikleri belli olmayan 2 bin ailenin evinde olan bir yöntem. Ben reytingi sokakta takip ederim. Adamlar her beş adımda beni çevirip bir şey söylüyorsa, benim ölçüm odur. Biz diğer dizilerden farklı olarak ise intikam almayı işledik.

* Bazı oyuncular rol aldıkları dizileri çok takip etmediklerini söylüyor. Siz takip ediyor musunuz?
Bir şey yapıyorsun, sokakta seni tanıyorlar. Onun sorumluluğunu taşıyorsun. Sonra "Ben oynadığım diziyi izlemiyorum" diyorsun. Onlar biraz fazla büyümüşler. Ben izliyorum. Not alıyorum, kendime kızıyorum. Aynada kendimi seviyorum "Aferin iyi oynamışsın" diyorum.

OYUNCU ASKER GİBİDİR
* Kendinizi izlerken performansınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok sert eleştiriyorum. Yaptığınız her eylem, oluş aşamasına geçmek için bir süreçtir. Mistik gelebilir ama benim hayata bakış açım şöyle: Yaptığım her eylem ruhumda bir şey tamamlamalı. Oyunculuğun güzel yanı budur. Hiçbir oyuncu kendini tam olarak olmuş hissedemez. Hep bir eksiği vardır. Bütün hayatı kendini tamamlamak için çalışmakla geçer. Oyuncu bir anlamda asker gibidir.


* Böyle bir ruh hali içinde bulunmak psikolojik açıdan zor olmuyor mu?
Hayır, öyle bir durum olmuyor. Oyuncuların "Rolden çıkamadım, o rolden kurtulamadım" demeleri yalandır. Bunu yaşadığını söyleyen oyuncu yalancının dik alasıdır. Bizim yaptığımız nevrotik bir iştir. O ayrı bir şey, gidip terapiyle halledeceksin. Gazetecilere demeç vermeyeceksin. Onlar yalancı ve riyakar. Magazinel, reklam haber istiyorlar. Oyunculukla beslenmedikleri için başka şeylerle haber olup o taraflarını kapatmak istiyorlar.

KULAKLARIMI KÜÇÜLTTÜRDÜM
* Dizi için kulaklarınızdan ameliyat olmuşsunuz.
Evet, oldum. Biz görsel bir iş yapıyoruz. Osman Bey rica etti. Ben de gidip ertesi gün ameliyat oldum. Kulaklarım açı olarak biraz dıştaydı. Osman Hoca, "Ali'de görmek istediğim bir açı var. Senin için çok mu ters?" dedi. "Başkası söylemiş olsa ters olurdu ama sen söylüyorsan bir bildiğin vardır" dedim.

* Aynı zamanda tiyatro çalışmalarınız da devam ediyor değil mi?
Daha önce İstanbul'da 'Benerci Kendini Niçin Öldürdü?' oyununda oynadım. 12 yıldır Trabzon Devlet Tiyatrosu'nda çalışıyorum. Trabzon'a gidip geliyorum. 9-13 Kasım arasında Ankara'da turnem var, 'Git Gel Dolap'ta oynayacağım. Bu oyun dört yıldır Trabzon Devlet Tiyatrosu'nda oynanıyor.

ARTIK İSYANKARIM
* 'Kılıç Ali'nin 90 gün sonra öleceğini bilme fikri size ne hissettiriyor?
90 günüm kalsa ne olacağını hiç düşünmemiştim. Ama şimdi her gün kalktığımda bunu düşünüyorum. Bunu bilmek insanı daha iyi yapıyor. Öleceğini bilen insan hiçbir zalimin zulmüne sessiz kalmaz. Eskisinden daha isyankarım. Eskisinden daha sevecenim. Artık hiçbir şeyi ertelemiyorum. Keyfimi, zevkimi, üzüntümü geciktirmiyorum.






CANLI YAYIN