Artık kötü adam olmak istiyorum

GİRİŞ TARİHİ:  09.11.2010, 10:21 GÜNCELLEME TARİHİ:  09 Kasım 2010 Salı, 10:22

Geçtiğimiz pazar sona eren ‘Adanalı’ dizisinde ele avuca sığmaz ‘Fiko’ karakterini canlandıran Umut Oğuz, şimdi de yarışma programı sunuculuğuyla ekrana gelmeye hazırlanıyor. atv’de yayınlanacak ‘Koltuk Sevdası’ ile kariyerine yeni bir halka ekleyecek olan Oğuz, yeni programını ve hedeflerini anlattı...

Geçtiğimiz pazar sona eren 'Adanalı' dizisinde ele avuca sığmaz 'Fiko' karakterini canlandıran Umut Oğuz, şimdi de yarışma programı sunuculuğuyla ekrana gelmeye hazırlanıyor. atv'de yayınlanacak 'Koltuk Sevdası' ile kariyerine yeni bir halka ekleyecek olan Oğuz, yeni programını ve hedeflerini anlattı...

atv'de 'Koltuk Sevdası' adlı yarışmaya başlıyorsunuz. Nasıl bir yarışma olacak?
Teklif geldiğinde iki nedenle çok heyecanlandım. Çünkü birincisi halk yarışıyor, ikincisi genel kültür yarışması. Hedefe ulaşmak için bir birikiminizin olması lazım, emek harcamanız lazım. Emek harcamadan kazanılan yarışmalardan değil. O yüzden bu yarışmayı sunmak benim için çok anlamlı. Genel kültür soruları var. İlk turda altı kişi olacak. Oradan iki kişi elenip dört kişi üst tura çıkacak. Orada da üç yarışmacı elenip bir kişi finalde meydan okuma turuna katılacak. Eğer koltuğa oturursa kazanacak. Çekimler devam ediyor. Hafta içi her gün ekrana gelecek. Yabancı bir format. Dünyanın pek çok ülkesinde yayınlanıyor.

İŞTE KÜLTÜR PROGRAMI!
Ekranlardaki rakiplerinize neler diyeceksiniz?
Bu yarışmanın rakibi yok. Gündüz kuşağında olması çok önemli. Gündüz kuşağında hep kadın programları oluyor. Ondan dolayı da heyecanlıyım. Bu yarışma atv'nin çok önemli bir hamlesi. Çok izlenen bir kanal olmasına rağmen bir de bilgi yarışması koyuyor. Hep "Kültür-sanat, programı yok" derler ya... Alın size kültür-sanat programı. İlkokul, ortaokul, lisede öğrendiğimiz bilgileri unutuyoruz. Yarışma sayesinde bilgilerimi hatırlamaya başladım. Bu yarışma izleyiciye çok katkı sağlayacak.

İzleyici 'Fiko'yu görecek mi 'Koltuk Sevdası'nda?
'Fiko'dan ziyade Umut'u görecek izleyici. Ancak birçok 'Fiko' da olacak. Sunacağınız yarışmanın ödülü nedir? Bu yarışmanın Avrupa'daki örneğinde ödül 140 bin Euro. Ödül, diğer yarışmacıları elediğiniz sürece hanenize para olarak yazılıyor. Yıllardır oyunculuk yaptığınız halde 'Adanalı'yla tanındınız. Sokakta insanların size tepkileri nasıl? Tiyatrodayken küçük çapta tanınmaya başlamıştım. Mesleğimiz zaten tanınır olmaya insanı hazırlıyor. Tanınır olmaktan keyif alıyorum. Ancak bazen yorucu olabiliyor. Örneğin toplu taşıma araçlarını kullandığımda fotoğraf çektirmekten işime geç kalıyorum. Metroya bindiğim zaman durak kaçırıyorum. Geçen gün Tahtakale'deydim, insanlarla fotoğraf çektirmekten yoruldum. Bu da bizim işin cilvesi.

Bu sezon ayrıca tiyatro oyununuz var mı?
En son 2006'da 'Selvi Boylum Al Yazmalım' oyununda rol almıştım. Çünkü o zamandan bu yana televizyona odaklanmış durumdayım. Bu ülkede sadece tiyatro yaparak geçinmek kolay değil. Tiyatro çok meşakkatli bir iş. Televizyon olunca tiyatroya zaman ayıramıyorum. Saati belli olan bir iş yaparsam mutlaka tiyatroda rol alırım. Sinema projesi de geldi ancak yoğun programım nedeniyle kabul edemedim. Senaryoyu bile arabada, sette okuyorum.

UYARLAMA DİZİ YARARLI
Eski romanların dizi haline getirilmesine ne diyorsunuz?
Ticari olarak çok mantıklı. Eskiden okuduğumuz romanların aslında ne kadar dolu, ne kadar özel eserler olduğunu bu dizilerle bir kez daha anlıyoruz. Kesinlikle "Yapılmasın" demiyorum. İnsanlar bu roman dizileri sayesinde kitap okur oldu. Sonuçta bu romanlar da bize ait eserler. Dizi haline getirilmesi bence iyi oluyor.

DRAM OYNAMAK RİSKLİ
Dram oynamayı ister misiniz?
Çok istiyorum. Kötü, ağır bir adam olsun. Böyle bir rolü çok merak ediyorum. Ama yapımcılar ve yönetmenler beni daha çok komedide değerlendiriyor. Komedide oynamış ve öyle tanınmış biri olarak dram oynamak tabii ki riskli. Ama oyunculuk malzemesi adına çok önemli. Bende o malzemenin de olduğunu biliyorum. Birçok kişide hayal kırıklığı yaratabilir ama bir oyuncunun ömrünün sonuna kadar aynı rolü oynamasına karşıyım. Bu, oyuncunun kendine olan haksızlığıdır. Bir rolü tutturmuşsun, öyle gidiyorsun. Oyunculuk beynini zorlamaktır. Oyunculuk, meslekten ziyada yaşam biçimidir. Erol Günaydın hâlâ oynuyor. Oyunculuk mezara girene kadar devam eder. Her daim zinde ve donanımlı olmanız, beyninizin çalışması gerekir. Kendinizi sürekli geliştirmek zorundasınızdır.

CEBİMDEKİLERİ DAĞITACAĞIM
Sizin için özel anlamı olan birine söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Bulunduğum yere gelmemde hocam Ahmet Gülhan'ın büyük yeri vardır. Hep hayatıma geri dönüp bakarım ve ona vefa borcumu asla ödeyemeyeceğimi düşünürüm. Ahmet Gülhan'a ve Kandemir Konduk'a teşekkür ediyorum. 'Koltuk Sevdası' çok önemli. Yıllardır cebimde biriktirdiklerimi seyirciyle paylaşacağım. İnşallah yıllarca devam eder.

ÇOK EVCİMEN BİR ADAMIM
Günlük hayatınızda neler yaparsınız?
Benim içki, sigara ve gece hayatıyla aram yok. Genelde dostlarımla sessiz sakin yerlerde oturup sohbet etmeyi severim ya da evimde olurum. Evcimen bir adamım. Ev muhabbetlerini çok severim. Kitap okumaya çalışırım, internette bilgilerimi tazelerim. 'umutoguz.com' adlı internet sitem var. Dünyanın birçok yerinden e-posta alıyorum, onları cevaplarım. Fotoğraf çekerim. İleride fotoğraf sergisi düzenlemeyi düşünüyorum.

KAYNARCA ÇOK BAŞARILI
Takip ettiğiniz oyuncular var mı?
Dizi izlemediğim için yok. Ama 'Ezel'in kadrosu harika. Oradaki oyuncuların hepsi doğru ve keyifli oynuyor.
Bizim Oktay Kaynarca'yı çok severim. 'Adanalı' kapsamında değil genel olarak değerlendiriyorum. Ekranda ya da bir sahne ile yapılacak bir değerlendirme değil. Keza Selçuk Yöntem de öyle. Kendisi her açıdan örnek bir abimizdir. n Evlenmek ve çocuk sahibi olmak istiyor musunuz? Bir çocuğumun olmasını çok isterim. Yaş da geldi. Sokakta bana o enerjiyi veren bütün çocuklar benim zaten.



CANLI YAYIN