ZAMANIMI ÇALMIŞ

GİRİŞ TARİHİ:  06.05.2011, 10:30 GÜNCELLEME TARİHİ:  06 Mayıs 2011 Cuma, 10:35

'KIZIM Nerede?' dizisinin ' başrol oyuncusu Hüseyin Avni Danyal: "Zamanımın çalınmasına çok kızarım!"

'KIZIM Nerede?' dizisinin ' başrol oyuncusu Hüseyin Avni Danyal: "Zamanımın çalınmasına çok kızarım!"

'Kızım Nerede?' adlı dizide kızı kaybolan babayı canlandıran Hüseyin Avni Danyal; "TV projelerinde dokuz-on yıl daha yer alacağım ama ayaklarım tutana kadar tiyatro yapacağım! Ben popüler olmak için değil, oyunculuk yapabilmek için bu mesleği seçtim" dedi ve ekledi: TV'den kazandığım parayı tiyatroya yatırıyorum."

Şu sıralar atv'de yayınlanan Kızım Nerede' isimli diziyle adından söz ettiren; 'New York'ta Beş Minare', 'Aşk Tesadüfleri Sever', 'Çınar Ağacı' gibi filmlerde rol alan Hüseyin Avni Danyal, oyunculuğa bakışını ve tiyatro aşkını anlattı...

Danyal, Türk sinemasıyla ilgili "iyi filmler kadar, kötü filmler de çıkıyor. Eleştirmenler, bazı kötü örneklerin gişe yapmasına takılmasın. Sinemamız bu şekilde sektör haline gelecek" dedi.

Sizi genelde ekranda sert rollerde görüyoruz. Gerçekte de sert biri misiniz?

Bu algı; son dönemde canlandırdığım rollerimle ilgili sanırım. Oysa ben hayata eğlenceli tarafından bakmayı seven bir insanım. Kendimle de, etrafımla da çok dalga geçerim. Hayatın çok fazla ciddiye alınıp önemsenmemesi gerektiğini düşünüyorum. Ama tabii ki genel hayat tarzınız ve felsefenizden de ödünler veremiyorsunuz. Onun için de hayata karşı ciddi bir tarafım olur zaman zaman.

Neler sizi kızdırabilir?

Zamanımın çalınmasını ya da zaman konusunda yaşanılan aksaklıklar beni çok öfkelendiriyor. Bazen çalışırken etrafımdakileri "Bana zaman kaybettirmeyin" diye uyardığım oluyor. Eğlenebilirsiniz, gülebilirsiniz ama eninde sonunda bitirmeniz gereken bir iş var. "Yaymadan, genişlemeden bitirip evimize gidelim" derim.

Televizyonda canlandırdığınız rollerden hangisi sizin için ayrı bir önem taşıyor?

Televizyon dizilerinde iki-üç yıl bir rolü oynadığınız zaman, bir süre sonra seyirci canlandırdığınız diğer rollerin hiçbirini hatırlamıyor. Televizyonda değil de sinemada canlandırdığınız roller hatırlanır. Ben canlandırdığım rollerin hepsine biçilmiş bir elbise gibi baktığım için; elbiseleri giyip çıkartıyorum. O nedenle aralarında çok bir fark yok benim için.

Bu durumda canlandırdığınız karakterler inandırıcılığından uzaklaşımıyor mu?

Bu, yürürken sakız çiğnemek veya bisiklete binerken müzik dinlemek gibi bir şey. Yorucu geçiyor ama alıştık! Büyüklerimiz bir iyilik düşünüyorlarmış; dizilerin 60 dakikaya indirilmesi için bir müdahele olacağını duydum, inşallah olur! Enerjiyi yüksek tutup sahneleri bitirmeye çalışıyoruz. Set aralarında espriler yapıyorum, şarkılar türküler söylüyorum.

Yeni sinema projesi var mı?

Yok! Aslında yaşıma ve bu işi yaptığım süreye baktığınızda, o kadar da çok sinema filmim yok! Ama bu yıl biraz üst üste geldi. Ben de geçen gün öğrendim; geçen yıl en fazla sinema filmi çeken erkek oyuncu benmişim. Ama bu hep böyle gidecek diye bir şey yok! Belki bu yaz bir tane bile olmayacak. Proje bulamazsam, kamera karşısına geçmem. Ölçülerim var; hikayeyi beğenmem ve içinde kendimi görebilmem lazım.

POPÜLER FİLMDE YOKUM!

Türk sinemasını son yıllarda nasıl buluyorsunuz?

İyi filmler kadar, kötü filmler de çıkıyor. Artık önemli olan Türk sinemasını sektör haline getirebilmek. Sanatçıların ve eleştirmenlerin, bazı kötü örneklerin gişe yapmasına olumsuz bakmasını doğru bulmuyorum. O filmlere; gişeye gidip sinema bileti alma alışkanlığını yaratmak adına yapılmış işler diye bakmak lazım. Türk sineması sektör haline geldiği zaman seyirci, "îvedik'e mi gideyim yoksa bir sanat filmine mi?" diye düşünmeye başlayacaktır. Ama şu an o aşamada değiliz. Bunun için filmlerin niteliğini tartışmayalım. Ben popüler bir filmde oynar mıyım? Oynamam! Ama bu tarz filmleri yapanları da kesinlikle eleştirmem.

Sokakta insanların size olan 'tepkileri nasıl?

Eskiden 'Kurtlar Vadisi' ile ilgili sorular gelirdi, şimdi 'Kızım Nerede?' ile ilgili sorular geliyor."Kızınızı ne zaman bulacaksınız?" diyorlar, ben de "Kız bulunursa biz nasıl para kazanacağız" diyorum! Açıkçası ben bu kadar popüler olmayı istemezdim. Canımın istediği yerde yemek yemeyi, istediğim yerde içki içmeyi tercih ederdim. Ama ünlü olunca, her hareketinize dikkat etmek zorundasınız. Sevgiyi anlıyorum ama halkımızın ölçüsü yok! Dokuz-on yıl daha devam eder ama tiyatroyu ayaklarım tutana kadar yapacağım. Ben popüler olmak için değil, oyuncu olabilmek için bu mesleği seçtim.

ROL İÇİN FİZİĞİMİ SONUNA KADAR DEĞİŞTİREBİLİRİM

Biraz da tiyatrodan konuşalım...

Evet, şu sıralar 'Dumanaltı Aşklar' adlı oyunda oynuyorum. Biz, televizyondan kazandığımız parayı, mümkün olduğu kadar tiyatroya yatırmaya çalışıyoruz. Yatırdığınız parayı geri almanız, en büyük başarı demek! Oyuncu ondan besleniyor. Zaten televizyonda, sinemada tercih edilme nedeniniz; yıllardır tiyatroda oynamanız ve başarılı olmanızdır. Durup dururken insanlar Hüseyin Avni Danyal'ı bulmadılar. Tiyatro geçmişi, başarısı vardır. Onun için de tiyatro, bizim yuvamız. En sıkıntılı anımda bile akşam oyuna gidiyor olmak beni rahatlatıyor. Bu arada eleştirdiğimiz dizilerin tiyatroya büyük katkısı var. Seyirci "Dizideki adamın oyunu" deyip tiyatroya geliyor.

Rol için fiziğinizi ne kadar değiştirebilirsiniz?

Sonuna kadar değiştirebilirim. Bazı oyuncuların yaptığı gibi kişiliğimin, karakterimin ön plana çıkmasını sevmem! Bu işi mümkün olduğu kadar kişisel özelliklerinizi gizleyip yapmamız gerekir. Her oyuncunun canlandırmak istediği roller vardır.

Sizin de var mı?

'Bir Delinin Hatıra Defteri'ni oynamak isterdim.

CANLI YAYIN