Dizinin genç yıldızı konuştu!

GİRİŞ TARİHİ:  27.05.2011, 11:59 GÜNCELLEME TARİHİ:  27 Mayıs 2011 Cuma, 11:59

atv'nin yeni dizisi Babam Sağolsun, yayınlandığı ilk günden itibaren büyük ilgi gördü.

atv'nin yeni dizisi Babam Sağolsun, yayınlandığı ilk günden itibaren büyük ilgi gördü. Cuma günleri saat 20:00'da yayınlanan dizi, tipik bir Türk ailesinin hüzünlerini, sevinçlerini sıcak bir biçimde ekrana yansıtıyor. Dizide Settar Tanrıöğen'in canlandırdığı Ali Usta'nın oğlu İsmail rolünü oynayan Umut Kurt, merak edilenleri sabah.com.tr'ye anlattı. Röportaja başlamadan önce Settar Tanrıöğen'in (Ali Usta) içeri girmesiyle, dizide baba-oğulu canlandıran ikili birbirleriyle set dışında da çok iyi anlaştıklarını gösterdi. İşte Umut Kurt'un anlattıkları...

RÖPORTAJ: FULYA UGAN / SABAH İNTERNET

Nasıl gidiyor çekimler?

Çok güzel. Sanki 4-5 aydır birlikte çalışıyormuşuz gibi bir hava oluştu. Hem set hızlı işliyor hem de oyuncular birbirine çok hızlı adapte oldu. Çok büyük ustalar var sette. Bizim gibi çıraklar var.

Dizideki gibi sette de aile gibisiniz...
Sette tam bir aile havası var.

Dizide gördüğümüz sıcaklık sette de var ozaman...
Set biraz daha eğlenceli. Saz çalıyoruz, oyun oynuyoruz, börek yapıyoruz. Settar abi bize burada yemek yapıyor.

Settar bey biraz sert duruyor...
Öyledir, babam diye söylemiyorum serttir. (gülüyor)
Bu projede yer almanız nasıl oldu?
Valla başka işler görüşürken bir anda kendimi bu sette buldum. Herkesin biraz aşağı yukarı böyle oldu. Settar abinin de çok büyük etkisi oldu.

Sitcom olması sizi çeken bir faktör mü oldu?
Ben genelde bir iş yaptıktan sonra, bir sonraki işin onunla hiç alakası olmamasına özen gösteriyorum. Biraz da bu sene komedi üzerine birşeyler yapmak istiyordum. Senaryoyu okuyunca çok hoşuma gitti. Baba-oğul hikayesi var. Benim hayatıma çok benziyor. Ben de dükkanlarda büyüdüm. Babamla birlikte çok çalıştım.

Zamanında babanızla aranızda yaşananları şimdi dizide canlandırmak nasıl bir duygu?
Babamdan yediğim fırçaları şimdi sette yiyorum. Bütün o fırçaları herkesin önünde yiyorum şimdi.

MELEK BAYKAL'IN AĞZININ İÇİNE BAKIYORUZ

Melek hanımla (Melek Baykal) çalışmak nasıl?

Çok enteresan birşey oldu bu sette. Melek hanım bir günde hazırlanıp geldi. Ama bir günde bu kadar iyi hazırlanması gerçekten çok büyük bir oyuncu olduğunu gösteriyor. Melek ablanın ağzının içine bakarak oynamaya başladık. Melek ablanın oyunculuğu etrafındaki oyunculara da yansıyor. Onların enerjisini de yukarı çekiyor. Çok büyük bir tecrübe, çok büyük bir oyuncu.
Dizide babanızın size olan baskısıyla nasıl başetmeye çalışıyorsunuz?
Ali usta da her baba gibi çocuklarına kafasında bir hayat çiziyor. İstiyor ki kendi babasından kalan mesleği oğlu da devam ettirsin. Ben de dedem gibi olayım diye benim de adımı İsmail koymuş. İsmail çok az uyuyabilen bir çocuk. Sabahın dördünde kalkıp börekçi dükkanına gidip çalışan bir çocuk.

KISIRIMA BAYILIYORLAR

Siz de Settar bey gibi yemek konusunda maharetli misiniz?
Ben de biraz uğraşırım mutfakla. Daha çok annemler gibi kısır, börek, kek gibi şeyler yaparım.

En lezzetli neyi yaparsınız?
Valla çok güzel kısır yaparım. Kısırıma bayılıyorlar. Hatta bir gün evde kısır yaptım, çok fazla oldu. Oturduğum evin karşısındaki restorantta onların da açık büfesinde kısır filan var. Elim de bol olduğu için kısır baya fazla oldu. Bakkala, restorana, komşulara filan götürdüm. Ertesi gün kızlar benden tarif istemeye başladı. Sen bu kısırı nasıl yapıyorsun, babam bize çok kızdı, bu çocuk ne güzel yapıyor sizinki neden böyle diye şeyler söylemeye başladı.

Karakterinizle rolleriniz de çok uyumlu...
Aile fotoğrafı çekilince anladık biz. Fotoğraf çekildikten sonra bir baktım herksin yüzü gülüyor. Herkes tam aile oldular dedi. Gerçekten sıcak, samimi bir aile olduk.
Bu dizi dışında başka projeleriniz var mı?
Bir film çektik bitirdik. "Pazarları Hiç Sevmem" diye. Onun dışında tiyatro yapıyorum. Önümüzdeki yıl bir oyun daha çıkaracağız, ona da hazırlanıyoruz.

Her işe yetişebiliyor musunuz?
Yetişmeye çalışıyorum ama çok zor, yoğun oluyor. Ama bu iş olmasaydı, böyle bir ekip olmasaydı bunların hiçbirini yetiştiremezdim ben. Özellikle burada oyuncuya ve oyuncunun diğer hayatına çok büyük bir saygı var.

Setteki bu uyum büyük bir avantaj...
Bir oyuncunun aynı anda iki üç işi yapması çok zor birşey. Ama buradaki çalışma koşullarının çok düzgün olması insanın işini daha da hevesle yapmasını sağlıyor.
CANLI YAYIN