Pazartesi günkü canlı yayında Aleyna'nın ölmeden önce komşusunun kaydettiği sesler herkesi şoke etti. Aleyna'nın eski komşusu yayına geldi. Devamlı tartışma sesleri duyduğunu, "Kurtarın beni, telefonumu ver" diye bağırdığını, bunları duyduğunda çok korktuğunu, ev sahibine durumları anlattığında "Sen karışma" tepkisi aldığını, Aleyna'nın ailesine ulaşmaya çalıştığını anlattı. Ayrıca Aleyna'nın vücudunda çok izler gördüğünden bahsetti. O çığlıkları, bağırışları duydukça psikolojisi bozulduğundan o evden taşındığını, son zamanlarda gözünde, kollarında, bacaklarında hep morluklar olduğunu, bunu merdivenden yuvarlanmaya bağladığını, daha önce polislerin şikâyet üzerine geldiğini anlattı. Bu ses kaydına Aleyna'nın babasının feryadı yürek dağladı.
"Ses kaydının devamını dinletemeyeceğim, içim elvermiyor!"
Tüm bunların üzerine Müge Anlı, şu sözleri sarf etti: "İlk kez Sayın Adalet Bakanıma sesleniyorum. Hukuka aykırı bir şey istediğimiz yok. Dosyalar birikti biliyorum ama bu da çok önemli, evet bu çocuk evden kaçmış, asi bir kızmış ama içinde ne yaşadığını bilmiyoruz. O yaştaki bir çocuk tehdide çok açık ve bununla baş edemeyecek kadar zayıf. Bu çocuk gece âleminde çalışıyor diye bunu hak etmedi. Otobüse bindiği için de tecavüz edilerek öldürüleni gördük. Bu ses kaydının devamını dinletemeyeceğim, içim elvermiyor. Ben adalet bakanından ekstra bir şey istemiyorum. Cinayettir ya da intihardır bunun kararını adli tıp verecektir ama bu kız neden intihara sürüklendi intiharsa bile, neden parmaklarında bir erkeğe ait DNA örnekleri var? Vatandaş olarak bunu sormamız bizim hakkımız. Geç kalan adalet adalet değildir."
