Destan, küçük bir çocukken, cesareti ve gözü karalığı, Pers İmparatorluğu'nun sevilen kralı tarafından fark edilmiş ve kimsesiz olan bu çocuk saraya kralın çocuklarından biri olarak girmeyi başarmıştır. Kral yıllar içerisinde, Destan'ı, canından çok sevdiği iki oğlundan ayırmamıştır. Ama Destan babası, kardeşleri ve krallığa duyduğu tüm saygısının yanında, cesur olduğu kadar da kuralsızdır. Bir gün, Pers İmapratorluğu'nun düşmanlarına silah sağladıkları gerekçesiyle, iki prens kardeşi ve amcası önderliğinde Alamut şehrini kuşatır ve ele geçirirler. Kendisine savaş ganimeti olarak aldığı hançerin gizemli bir yanı vardır. İçindeki kumlar ile zaman geriye akmaktadır. Destan bunu fark ettiğinde artık öz kardeşleri tarafından başına ödül konmuş bir katildir. Kaderin bir cilvesi olarak onunla kaçan Alamut'un güzeller güzeli prensesi ise, krallığına ait o hançeri geri almak için elinden geleni yapacaktır.