'Kuruluş Osman'ın 135. Bölümünde Hz. Yunus Emre; Osman Bey ve alplarına Hz. Ukkaşe ve kul hakkı hakkında rivayeti anlatarak adalet konusunda önemli bir ders verdi.
Kuruluş Osman'ın 135. Bölümünde su kuyusunu onaran Hz. Yunus Emre ile karşılaşan Osman Bey ve alpları, taşları taşıyarak Yunus Emre'ye yardım etmek istedi. Kuyunun onarımı bittikten sonra Hz. Yunus Emre, Osman Bey ve alplarıyla sohbet etmeye başladı. Hz. Yunus Emre şu sözleriyle Osman Bey'e ve alplarına bir ders verdi: "Efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem, âlem-i cemale göçünün yaklaştığını hissettiği günlerden birinde mescide gelir. Ashabıyla helalleşme niyetindedir. Ayakta dahi bir sahabenin yardımıyla durur. Ashabına seslenir, "Ey Ashabım! Bende hakkı olan söylesin." Kimseden ses çıkmaz. İkinciye seslenir, "Bende hakkı olan varsa istesin." Yine ses çıkmaz. Bunun üzerine yine sorar Allah'ın elçisi. En arkalardan bir sahabe ayağa kalkar. Bu sahabenin adı da Ukkaşe'dir. Hz. Ukkaşe… Kalkıverir ve, "Ya Rasülallah! Hudeybiye Vakası'nda siz devenize binmek istemiştiniz. Ben de size elimi uzatmıştım. Siz devenize bindiniz ve devenize kırbaçla vurmak istediniz. Tam o sırada kırbaç benim sırtıma değdi. Şimdi bu kul hakkı değil midir?" Allah Rasülü, "Evet." dedi. "Evet, ya Ukkaşe, bu kul hakkıdır." Bunun üzerine, Ömer Efendimiz hışımla fırlayıverir ayağa. Efendimiz, "Sen karışma ey Ömer! O benim hesabımdır." Sonra Hz. Ebubekir ayağa kalkar ve "Ey Ukkaşe, ne kadar mal mülk istersen vereyim. Vazgeç bu delilikten." der. Allah Rasülü, "Ey Ebubekir! Bu benim hesabım, karışmayın." der. Sahabeler kendilerini zor tutarlar. Peygamber Efendimiz, Hz. Ali'ye, "O kırbaç, kızım Fatıma'dadır. Var git, getir." der. Hz. Ali durumu anlatınca Fatıma Anamız çok üzülür. "Bilmez misiniz ki, O hastadır. Yerine geçecek yok mudur aranızda?" der.
Ve daha birer çocuk olan Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'i gönderir. Efendimiz'in gözbebekleri Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin mescide girerler. "Ey Ukkaşe! Dedemize vurma, gel bize vur. Gel hakkını bizden iste." derler. Sahabe pek duygulanır. Efendimiz, "Ben, size kıyamam. Bu benim hesabım." der. Kırbaç gelmiştir ama Ashab-ı Kirâm'ın öfkesi daha da artmıştır. Efendimiz, "Kırbacı Ukkaşe'ye verin." buyurur. Bu kez de, "Ey Allah'ın Rasülü! Bir şey daha var." der Ukkaşe. "Siz kırbacı vururken benim sırtım çıplaktı. Bundan da hak geçer mi?" diye sorar. O der demez, sahabe ayaklanır. Efendimiz ortalığı yatıştırır "Ukkaşe haklıdır." der. Efendimiz, minberden aşağı iner ve gömleğini açar. Efendimiz gömleğini açmış ve Hz. Ukkaşe'nin kırbacı vurmasını bekler. Hz. Ukkaşe, kırbacı havaya kaldırır ve Efendimiz'in iki kürek kemiğinin ortasındaki mührü öpüverir. Gözyaşları içerisinde, "Hakkım sana helal olsun, ya Rasülallah! Anam babam sana feda olsun!" der. İşte, bizim Peygamberimiz, Rehberimiz böyle imiş… Adalet, herkes için vardır. "
Yapımcılığını Mehmet Bozdağ'ın; yönetmenliğini Ahmet Yılmaz'ın ve başrolünü Osman Bey karakteriyle Burak Özçivit'in üstlendiği 'Kuruluş Osman'ın 135. Bölümü seyirciden yoğun ilgi görürken, sosyal medyada da en çok konuşulanlar arasında yer aldı.
