Pembe pabuçların sırrını açıkladı

"EMRE HİÇ HOŞLANMADI"
KLASİK bir düğün yapmadık... Ne seremoni ne pasta kesme ne de ilk dans vardı. O yüzden çok eğlenceli bir düğün oldu bizimki...
GELİNLİĞİMİN altındaki pembe pabuçların ilham kaynağı Mickey Mouse'un sevgilisi Minnie Mouse'un benekli ayakkabısıydı.
EMRE ertesi gün gazetelerde görünmekten pek hoşlanmadı...
"BAYILIRIM TOMMIKS'E"
BALAYINDA iş için Paris'e gittim. Aksilikler oldu, Emre'siz dört gün geçirdim. Sonra o geldi Paris'e; Modern Sanatlar Müzesi, Louvre Müzesi derken bol bol müzeleri dolaştık. Güzeldi...
ÇİZGİ roman meraklısıyım. Tommiks ve Teksas benim için önemli şahsiyetler. PlayStation ve Wi oynamaya da bayılırım
Mimar Emre İzer'le 22 Eylül'de evlenen Şebnem Bozoklu, pembe puantiyeli ayakkabıları ve mini gelinliği ile çok konuşulmuştu... Cemil İpekçi imzalı gelinliğini çok sevdiğini ve ayakkabıları için çizgi kahraman Minnie Mouse'dan esinlendiğini belirterek şunları söyledi: "Çok dans ettim, , hiçbir yerim ağlamadı sızlamadı. Gelinliğimi çok seviyorum. Bir daha evlensem de yine onu giysem..."
EVLİLİK ŞAŞIRTMADI
"Evlilik benim fikir olarak bile yeni tanışacağım bir şey" demişsiniz ve tanıştınız... Gerçekten, benim hayatım boyunca evlilikle ilgili hiçbir olmadı. Bazıları ortaokulda, lisede filan kurmaya başlarlar ya, benim hiç yoktu. Bir anda karşıma bir duvar gibi çıktı; evlilik diye bir şey var hayatta ve bu benim de başıma geldi. Hiç düşünmeden de "Evet" dedim bana evlilik teklif edildiğinde. Çünkü çok seviyordum bana teklif eden kişiyi...
Evli olarak uyandığınız ilk gün ne hissettiniz? Benim evlilikle tanışmam çok sert bir geçiş gibi olmadı... Çok yumuşak bir geçiş, aslında tam ne olduğunun da farkında değilim. Bir senedir aynı evde oturuyorduk ve yine aynı evdeyiz. Rutinimiz de bozulmadı. Benim öyle sert bir geçiş yapmam ancak bir çocuğum olduğunda olabilir. O durumda şaşırırım diye düşünüyorum.
Zaten aynı evde yaşıyordunuz, madem evlilik hayalleriniz de yokmuş, nesi cazip geldi bu fikrin? Çünkü hemen olmasa da yapmak istiyoruz. Ve bunun zamanlaması yok. Çocuğumuz olduğunda, biz evli olmak istiyoruz. Ama "Sadece için evlendim" lafı da aşka karşı acımasızlık gibi geliyor. Bizimki tam olarak öyle de değil aslında. Evlenmek bir ritüel ve yüzyıllardır var... Ve içinde bir romans da var, onu da hissediyorum. O kadar da acımasız değilim. Sadece için değil, hayatımın sonuna kadar Emre'yle birlikte olmak istediğim için evlendim.
DUVAK IZDIRAPLI GELDİ
Gelinliğiniz çok şekerdi, çok güzel bir gelin olmuştunuz... Evlilik olmasa da gelinlik önemliydi. O merdivenlerden ineceksin ve herkes sana bakacak. 1950'li yıllardaki gelinlikleri çok beğeniyordum çünkü o yılları çok seviyorum. Cemil İpekçi ile bir araya geldik. O da çok seviyor 50'li yılları. Uzun gelinlik istemiyordum. Kendimi hissetmek, özgürce insanların arasında dolaşıp dans etmek, istiyordum.
Pembe ayakkabılarınız da çok konuşuldu. Nereden aklınıza geldi pembe ayakkabı? Beyaz bir ayakkabı da seçebilirdim ama ben Mickey Mouse'un sevgilisi Minnie Mouse'u çok seviyorum. Onunkiler gibi olsun istedim. Ama kırmızı beyaz yerine pembe beyaz olabilir diye düşündüm. Çok da hoşuma gitti. Benim duvağım da yoktu. Duvak da bana ızdıraplı geliyor. Yerlere kadar iniyor, başını arkaya çekiyor. Vualet denen bir şey taktım; o da 1950'lerde çok olan küçük bir tül. Çok bir gelindim, çok dans ettim, , hiçbir yerim ağlamadı sızlamadı. Gelinliğimi çok seviyorum. Bir daha evlensem de giysem... (Gülüyor)
DÜĞÜN FOBİMİ YENDİM
Nasıl yani? Yine bir düğün yapsak da, yine giysem anlamında canım. (Kahkahalar...)
Siz düğün fobiniz varmış. Düğün fobisi olan birinin düğün yapması nasıl bir duygu? Büyük bir düğün fobim vardı, düğünümden sonra aştım. Bayılıyorum şimdi düğünlere... Çağır, seninkine de gelirim...
Nasıl geçti? Kopya kağıdı bir düğün olmadı. Genelde bir seremoni vardır, çıkarsın, ilk dansını edersin, pastan kesilir filan ya; bizimki öyle olmadı. O yüzden çok . çok güzeldi. Mehmet Teoman ve Naim Dilmener müziklerini yaptı. Hepimizin çok dans ettiği bir düğün oldu.