Bu sırada Hulusi de derin bir vicdan muhasebesine girmiştir. Çocuklarına daha fazla yalan söylemek istemiyordur. Hafıza kaybının bir oyun olduğunu onlara anlatır.
Bu sefer yıkılma sırası Elif, Ahmet ve Selim'dedir. Babaları onları yine hayal kırıklığına uğratmıştır. Üstüne üstlük bir de annelerinin kalplerini kırmışlardır. Bütün bunlar olurken bir de Jale ve Demir'den gelen haber çocukların dünyasını başlarına yıkacaktır.