193. Bölümde neler oldu?
193. Bölümde neler oldu?
Yapımını Bozdağ Film, yapımcılığını ve proje tasarımını Mehmet Bozdağ’ın üstlendiği atv’nin sevilen dizisi “Kuruluş Osman”, yine çok izlenen bir bölüm ile daha ekrana geldi.
Kuruluş Osman'ın heyecanla takip edilen 193. bölümünde Göynük'ün fethi sonrası yeni gaza hedefini Mudurnu'ya çeviren Osman Bey kalenin fethini tamamlayarak Mudurnu'yu Türk ve İslam toprağı kıldı.
Ülgen Hatun hayatını kaybetti! Oba yasa boğuldu!
Kuruluş Osman'ın 193'üncü bölümünde: Mudurnu Tekfuru Niketas Komutan Cladius emriyle, kalenin savunmasını güçlendirmek için harekete geçti. Osman Bey ise Boran Bey ve Turahan Bey'i kalenin zayıf noktalarını tespit etmek üzere görevlendirdi. Osman Bey, ordusunu şu sözlerle yüreklendirdi: "Beylerim, alplerim! Küffar surların arkasında bizi bekler. Burası hak ile batılın karşı karşıya geldiği yerdir!" Türk ordusu "Allahu Ekber" nidalarıyla saldırıya geçerken, Cladius askerlerine moral vermeye çalıştı: "Türklerin sesini duyuyorsunuz değil mi? Bizi korkutmaya çalışıyorlar. Ama Roma askerini kimse sindiremez!" Zaferin ardından Osman Bey ordusuna şöyle seslendi: "Beylerim, Alplerim! Küffarı galebe çaldık. Mudurnu artık Türk'ün yurdu oldu!" Ülgen Hatun sofrada fenalaşarak yere yığıldı. Şiddetli karın ağrısı yaşadığını söyleyen Ülgen Hatun, Alaeddin Bey'in müdahalesiyle şifahaneye kaldırıldı. Yapılan kontroller sonucunda suyun zehirli olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine öfkelenen Cerkutay Bey, suyun temiz olduğunu ilan eden Hasan Bey'in üzerine yürüdü. Araya Alpler girse de Cerkutay öfkesine hâkim olamayarak Hasan Bey'e yumruk attı. Zehirli sudan içen Osman Bey de kendini kötü hissetmeye başladı. Tüm oba derin bir endişeye kapılırken, Ülgen Hatun gözlerini son bir kez açarak Cerkutay Bey'e veda etti: "Gazi, sana emanet. Yalnız kalmayasın. Balam, hakkını helal et. Birbirimizde çok hakkımız vardır."Bu sözlerin ardından Ülgen Hatun hayatını kaybetti.
Cerkutay Bey ve Gazi Alp gözyaşlarına boğulurken, oba büyük bir yas havasına büründü. Bizans İmparatoru'nun görevlendirdiği Sofia, Cladius'un önerdiği gizli geçit ve Eleni'nin yardımıyla gizlice Göynük'e sızar. Rum ahaliden örgütlenen bir grup ile isyan çıkarmaya çalışan Sofia, halkı meydanda galeyana getirir. Olayları kontrol altına almak isteyen Bala Hatun, "Ey ahali, biz size zarar vermeyiz. Kimseye zarar gelmemesi için derhal evlerinize gidin," diyerek kalabalığı yatıştırmaya çalıştı. İsyanı bastıran Bala Hatun, Kayı sancağını yeniden Göynük burçlarına çekti. Ardından yaptığı duygusal konuşmayla tüm izleyicilerin yüreğine dokundu: "Biz size düşman değiliz. Osman Bey'in sancağı altında olan herkes ister Türk ister Rum, kayıdeye uyduğu sürece korumamız altındadır. Biz bu şehri yakmaya değil, onarmaya geldik."