Gözleri Karadeniz'in Dursun'u Eren Ören soruları cevapladı
Gözleri Karadeniz'in Dursun'u Eren Ören soruları cevapladı
Gözleri Karadeniz, duygusal yoğunluğu ve hikâye diliyle sezonun en farklı işlerinden biri olarak öne çıkıyor. Sizin için bu projeyi diğerlerinden ayıran, kişisel olarak en derin fark ne oldu?
Bir senaryonun, bir işin kalbe dokunması çok önemli benim için. İlk iki bölüm senaryosunu okuduğumda içimde bir ateş yandı ve o ateşi takip etmek istedim.
Hikâye Karadeniz'in dalgalarından İstanbul'un karmaşasına, oradan yeniden Rize'nin doğasına uzandı. Bu yolculuk hem hikâyeyi hem karakterleri nasıl dönüştürdü sizce? Rize'ye yeniden dönmek size kişisel olarak neler hissettirdi?
Karakterin dönüşümü aslında mekândan çok senaryonun kendisiyle şekillendi. Hikâyenin Rize'ye taşınması, anlatımı daha kompakt, daha takip edilebilir ve daha gerçek bir noktaya evirdi. Dursun'u ait olduğu topraklarda oynamak ise bana hem rahatlık hem de çok doğru bir duygu veriyor.
#DurFat olarak ekranda çok güçlü bir enerji yakaladınız. Bu ilişkinin yeni sezonda nasıl bir sınavdan geçeceğini düşünüyorsunuz? İzleyenler duygusal anlamda nereye sürüklenecek?
#DurFat'ın bu kadar sevilmesinin sebebi bence ilişkilerindeki sahicilik ve eski zamanların filtresiz duygusunu taşıması. Aşkın çocuksu heyecanıyla, içten bir yerden anlatılması ekrana çok temiz yansıdı. Keyfi yüksek, tempolu ve izleyiciyi içine çeken sahnelerin bizi beklediğini düşünüyorum.
Gerçek hayatta Dursun'la karşılaşsaydınız, onunla arkadaş olur muydunuz? Yoksa bazı yönleri sizi zorlar mıydı?
Gerçek hayatta Dursun'la kesinlikle bir bağ kurardım. İçtenliği ve iyi niyeti beni çekerdi ama zaman zaman yükselen öfkesi zorlayıcı olabilirdi. Yine de onunla kurulacak dostluğun çok sağlam olacağına inanıyorum.
Ekranda Azil ve Dursun'un enerjisi çok sevildi. Kamera kapandığında bu enerjinin ne kadarı devam ediyor? Halit Özgür Sarı ile sette yakaladığınız uyumu gerçek hayatta nasıl tanımlarsınız?
Halit'le aramızdaki uyum tamamen organik. Kameranın önünde görünen enerjinin çok büyük bir kısmı gerçek hayatta da var. Zaten senelerdir çok yakın dostuz. Bu da ekrana yansıyor diyebilirim.
Dursun'la sizi kesiştiren noktalar neler? Onun hangi yönünde kendinizi buluyorsunuz, hangi yönü ise sizden tamamen uzak?
Dursun'un ailesine olan bağlılığı, sevdiklerine karşı korumacı tavrı bende de var. O tarafıyla ona çok yakın hissediyorum ama duygularını çok açık yaşaması ve kimi zaman fevri tepkiler vermesi benim karakterime uzak kalan yönleri.
Set temposundan çıktığınızda kendinizi nasıl yeniden dengeliyorsunuz? Günün sonunda Eren'i sakinleştiren, besleyen şey nedir?
Setten çıktığımda en çok spor beni dengeliyor. Vücudumu hareket ettirdikçe zihnim de sakinleşiyor. Bir de günün sonunda kendi sessizliğimle kalmak bana çok iyi geliyor.
Her sette unutulmaz anlar yaşanır ama Gözleri Karadeniz'de bu defa sizi gerçekten şaşırtan, "bunu bir daha yaşayamam" dediğiniz bir an oldu mu?
Herhalde yayladaki mekanımıza davetsiz giren giren ayı olayıdır. Bir daha yaşanması zor bir olay.
Eğer Dursun karşınızda otursa ve siz ona tek bir cümleyle Fatoş'la ilişkisini anlatmak zorunda kalsanız, ne söylerdiniz?
İnsan, anladığı ve anlaşıldığı insanla çiçek açar derdim.
Dursun'un hikâyesinde aşk, sadece bir duygu değil sanki bir sahiplenme biçimi gibi. Sizce onun için aşk neyi temsil ediyor ?
Dursun için aşk güven arayışının en derin hali. Kayıpları ve korkuları arasında sığındığı bir liman gibi.